Bildiğiniz üzere 1940’lı sonlarına doğru 2.Dünya Savaşı’nın sona ermesiyle özellikle 1950’lili yıllardasavaş sonrası insanların biraz daha rahatlamasından doğan zarif bir stil vardı. Kimi şeyler devrim niteliğindeydi. Mesela Brigitte Bardot’un bikini giymesi (1956),

Katherine Hepburn’un pantolon giymesi ya da Audrey’in kaprileri… Ama 50’li yıllarda bunları büyük oranda ikonlar giyiyordu. Henüz plajlarda kadınlar bikiniyle arz-ı endam edemiyordu.

Moda, trend, yeni ve farklı parçalar dendiği zaman bu parçaları ilk olarak ünlü isimlerin üzerinde görüyoruz. Sanatçılar ve ikonlar zamanlarının biraz ilerisinde takip ederler modayı. Bu 1950’lerde de böyleydi 2020’de de böyle olmaya devam ediyor.

1950’li yıllar savaş sonra rahatlamanın yılları iken, 1960’lar yeni bir dönemin başladığı ve dikkat edilmediği takdirde yeni tehlikelerin ortaya çıkacağını gösteren bir zaman dilimine dönüştü.

Vietnam savaşı, nükleer tehdit, soğuk savaş, siyahilerin hak talepleri, Güney Afrika’da apartheid rejimine karşı çıkış, Küba’da devrim derken 60’lı yıllar barış, özgürlük ve kardeşlik isteyen gençliğin ayağa kalktığı yıllar olmuştu.

Dönem kadınları

60’lı yıllara geçiş tam olarak bir devrin kapanışı ve yeni bir devrin açılışıdır ve bu yıllar barış, özgürlük ve kardeşlik isteyen gençliğin ayağa kalktığı yıllar olmakla birlikte gençliğin ayağa kalkarak moda yön verdiği özel yıllardır da. Dolayısıyla bütün sosyal ve siyasal gelişmeler modayı da fazlasıyla etkilemiştir.

Teknoloji gelişmiş ve hazır giyim sektörü de buna bağlı olarak büyümüş, kumaşlar çeşitlenmiş ve yenilikçi tasarımlar ortaya çıkmaya ve moda sektörü genişlemeye, gelişmeye başlamıştır. Mesela t-shirtlere baskı yapılmaya başlanmış, PVC ve polyester içeren kumaşların üretimi artmış, moda da daha önce görülmeyen yenilikler ve yeni tarzlar ortaya çıkmıştır.

Hazır giyimdeki yeniliklerle birlikte “moda” alt sınıfların da ulaşabileceği bir şey olmaya başlamıştır 60’lı yıllarda. Kot pantolonlar, parkalar, hazır gömlekler ve hazır elbiseler haute couture’u geri plana itmiştir.

O zaman hazırsanız 1960’lı yıllara damga vuran kıyafet modellerine ve desenlerine göz atalım.

1) Zarafetin Altın Kuralı: Mini Elbiseler

Hazır giyim ve mağazacılık sektörüne geçişle birlikte, maksi ve mini eteklerin ortaya çıktığı bu dönemde bu kıyafetlere birçok parça eşlik ediyor.

Fütüristik şapkaların, deri eldivenlerin ve kürklerin bir araya getirildiği bu kombinler, dönemin gözbebeği niteliğindeydiler.

2) Dönemin Moda İkonu: Audrey Hepburn

60’lı yılların moda anlayışını kavrayabilmek için tek bir yöne bakmanız yeterli.

Tabii ki Audrey Hepburn!

Kullandığı şapkaları, eldivenleri ve göz makyajıyla 60’lı yıllara yön veren moda ikonu, kuşkusuz ki bugün hâlâ birçok modacının ilham kaynağı.

3) Modada Alt Kültürler ve Moda Akımları
Mod Moda, Beat Moda, Hippi Modası

İngiltere’de Mod Stili ortaya çıkmıştır. Kuzey Amerika gençliği de daha çok yolda olmayı ve yol fikrini işleyen bir moda yaratmış ve bu kuşağın adı ileriki dönemlerde Beat Kuşağı olmuştur.

Beat modasında daha çok enine çizgili dar t-shirtler, dar pantolonlar, gömlekler ve bolca aksesuarla kullanılmıştır.

Dönemin sonuna doğru da aşk ve özgürlük çocukları Hippi Modasını ortaya çıkarmıştır. Hayat Felsefeleri “Savaşma Seviş” olan hippielerle beraber 60’lı yıllar daha da renklenmeye ve modaya farklı bakış açıları getirmeye başlamıştır.

İspanyol paça pantolonlar, platform ayakkabılar, gösterişli çizmeler, süper mini A etekler, mini şortlar, kot pantolonlar, geniş klapalı ceketler ve etnik desenler dönemin öne çıkan önemli noktalarından bazıları.

Kaftan giyenler, püsküllü montlar giyenler, saçlarda bandanalar, büyük ve uzun kolyeler… Aksesuarların da renklendiğini rahaça görebiliyoruz.

4) Retro Eşarplar

60’ların bize bıraktığı bu aksesuarlar o yıllarda, kaşın iki parmak üstündeki kahküllü saçlarla kombinlenerek kullanılırdı. Göz makyajının ön planda tutulduğu bu yıllarda, büyük çerçeveli gözlükler de bu aksesuarla kombin edilince ortaya muazzam bir görüntü çıkıyordu.

Dünya devi Gucci’nin hâlâ kullandığı bu aksesuarları kombinleyerek, sokak modasının öncüsü ve davetlerin gözdesi olabilirsiniz. 🙂

5) Feminenliğin Zirve Olduğu Yıllar

Yarım balıkçı kıyafetler, bebe yakalı mini elbiseler ve daha birçok detay, 60’lardan bu yıllara kadar aktarılan moda trendleri arasında.

Gösterişli davetlerden, sokak stiline kadar uzanan bu kombinler, bizce dönemin zarafetini en iyi aktaran parçalardan.

6) Makyaj ve Aksesuarlar

Aksesuarların daha çarpıcı, göz makyajının ön planda tutulduğu, feminenliğin en yüksek seviyede olduğu bu döneme dair birçok detay mevcut.

Bugün hâlâ sokak stilinde kullanılan 60’lar modasını radarınıza alın deriz. Çünkü zor zamanlarınızın kurtarıcı olan bu kombinler, her zaman dikkat çekmenizi sağlayacaktır.